Fizilalil Kuran Meali: Neml Suresi 39. Ayet Meali, Neml 39, 27:39 Cinlerin ele başlarından biri «Sen şu oturduğun yerden kalkmadan önce o tahtı sana getiririm. Hem bu işi başaracak gücüm vardır ve hem de bu konuda güvenilir bir kişiyim» dedi. Karşılaştır39: İşte bu, kesin olarak gelecek gündür. Öyleyse dileyen, kendisini Rabbine ulaştıracak bir yol tutsun. Karşılaştır 40: Doğrusu biz sizi, gelmesi yakın bir azaba karşı uyardık. O gün insan bizzat kendi elleriyle ne hazırlayıp gönderdiğine bakacak; kâfir ise tamâmen ümidini yitirip: “Âh ne olurdu İbrahimSuresi 39. 42. Ayet Tefsiri Ayetinin Meali (Anlamı): Cezamdan kurtulmak için varsa bir hîleniz, bir düzeniniz, hiç durmayın, beni atlatmak için hemencecik uygulayın! Mürselât Suresi 39. Ayetinin Tefsiri: Kur’lahza’daki bahşedilen bilgilerden anlaşıldığına tarafından mahşer gününün çeşitli safhaları olacaktır. Her safhanın kendine has halleri AhzâbSuresi 39. Ayet Tefsiri. اَلَّذٖينَ يُبَلِّغُونَ رِسَالَاتِ اللّٰهِ وَيَخْشَوْنَهُ وَلَا يَخْشَوْنَ اَحَداً اِلَّا اللّٰهَؕ وَكَفٰى بِاللّٰهِ حَسٖيباً cash. Neml Suresi 30. ayeti ne anlatıyor? Neml Suresi 30. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...Neml Suresi 30. Ayetinin Arapçasıاِنَّهُ مِنْ سُلَيْمٰنَ وَاِنَّهُ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِۙ Neml Suresi 30. Ayetinin Meali Anlamı“Mektup Süleyman’dan geliyor; Rahmân Rahîm Allah’ın ismiyle» diye başlıyor.”Neml Suresi 30. Ayetinin TefsiriBelkis mektubu alır almaz, onun çok mühim, pek şerefli ve değerli bir mektup olduğunu söyledi. Çünkü o› Hârikulâde bir yoldan gelmiştir. Onu insanlardan bir postacı değil, bir kuş getirip ve yukarıdan önüne bırakmıştır.› Filistin ve Suriye’nin büyük hükümdarı Sultan Süleyman’dan gelen bir mektuptur.› O, Rahman Rahim Allah’ın ismiyle başlamaktadır. Bu, o zamana kadar hiç bir hükümdarın tatbik etmediği, alışık olunmayan olağanüstü bir üsûldü.› Mektupta dünya mülk ve saltanatına arzuyu dile getirecek hiçbir kelime, hatta bir işaret bile yoktu. Bilakis o, en samimi ifadelerle Allah’a davet ediyordu. Dolayısıyla Belkis ve halkını açık ve anlaşılır bir uslupla isyanı bırakıp itaate yönelmeye ve müslüman olarak Hz. Süleyman’ın huzurunda hazır bulunmaya çağırması mektubun en önemli özelliği idi.“Müslüman olarak gelmeleri” talebinde, hem “boyun eğmiş, teslim olmuş olarak gelme”, hem de “İslâm’ı kabul edip müslüman olarak gelme” mânası vardır. Birinci mâna, Hz. Süleyman’ın hükümdar olma vasfına, ikinci mâna ise, onun peygamberlik vasfına uygundur. Dolayısıyla mektubun hem dinî hem de siyâsî yönünün olduğu mektubuna gönlünü kaptıran ve onun ezici tesiri altında kalan Belkis, verecek bir cevap bulamadı; ancak “bu çok şerefli, çok değerli bir mektup” diyebildi. Gönlünü saran bu hissiyatı, aynı zamanda hitap ettiği ileri gelenlerin gönüllerine de aşıladı. Mektubun sahibine cephe almak ve düşmanlık yapmak istemediği her halinden anlaşılmaktaydı. Bunu açık olarak söylemese de mektubu bu şekilde tavsif etmekle, beklediği görüşe zemin hazırlamaktaydı. Aslında bu hüsn-i edep ve yüksek ihtirâmıyla Belkis, fânî saltanatını ebedî bir mülke çevirme lütfuna erişti; İslâm’la ve Hz. Süleyman’ın beraberliğiyle şereflendi. Nitekim Firavun’un sihirbazları da, değneklerini atacakları sırada önceliği Hz. Mûsâ’ya vermeleri, yani Allah’ın peygamberine bir edep ve ihtirâm gösterisinde bulunmaları sebebiyle, kısa bir müddet içinde şehâdet rütbesine yücelmişlerdi. bk. Arâf 7/115 Câlib-i dikkattir ki, Resûlullah çevre ülkeleri İslâm’a davet için gönderdiği mektupları hürmetle karşılayanları Allah Teâlâ ya hidâyetle şereflendirmiş veya mülkünün devamını sağlamış; saygısızlık edenleri ise hidâyetten mahrum bıraktığı gibi pek fenâ bir şekilde cezalandırmıştır. Efendimiz mektubunu öpüp başına koyan Necâşi’nin hüsn-i hâtimesi ile onun mübârek mektubunu parçalama şenaatinde bulunan kisrânın bütün mülk ve saltanatının paramparça olması bunun en açık misâlidir. Bütün bunlar dinin alâmet ve nişânelerine saygının ehemmiyetini, saygısızlığın da fecâatini gözler önüne sermektedir. Bu sebepledir ki Cenâb-ı Hak“Kim Allah’ın belirlediği nişânelere saygı gösterirse, Allah’a saygı göstermiş olur. Çünkü bu davranış, kalplerin Allah’a saygıyla dopdolu oluşundandır” Hac 22/32 buyurur. Melike Belkıs’ın mektup karşısında sergilediği ilk tavır böyle edep, saygı ve ihtiram dolu olunca, olayın ilerleyen bölümlerinin bu istikamette olumlu geliştiğini görmekteyizNeml Suresi tefsiri için tıklayınız...Kaynak Ömer Çelik TefsiriNeml Suresi 30. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız... İslam ve İhsan ❬ Önceki Sonraki ❭ قَالَ عِفْرِيتٌ مِّنَ ٱلْجِنِّ أَنَا۠ ءَاتِيكَ بِهِۦ قَبْلَ أَن تَقُومَ مِن مَّقَامِكَ ۖ وَإِنِّى عَلَيْهِ لَقَوِىٌّ أَمِينٌ Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır. Kâle ifrîtun mine-lcinni enâ âtîke bihi kable en tekûme min makâmikes ve-innî aleyhi lekaviyyun emînunCinlerden bir ifrit, sen yerinden kalkmadan dedi, ben onu sana getiririm ve şüphe yok ki ben, elbette güvenilecek bir kuvvete sahibim. Cinnlerden bir ifrit şöyle demişti “Sen daha makamından kalkmadan, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim” teklifini iletmişti.Cinlerden becerikli, kurnaz, gözüpek biri “Daha oturduğun yerden kalkmadan, onu sana getirebilirim. Çünkü ben, bu konuda gerçekten güvenilir bir güce sahibim” bir İfrit “Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter. Bana güvenebilirsiniz.” bir ifrit "Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm. Gerçekten ben buna gücü yetecek güvenilir biriyim" İfrit 'Sen daha makamından kalkmadan, onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim.' bir ifrît kuvvetli ve becerikli olan biri şöyle dedi “ - Sen yerinden kalkmadan önce, ben o tahtı sana getiririm. Muhakkak onu taşımağa gücü yetib onu zayi etmiyen güvenilir bir kimseyim.”Cinlerden bir ifrit “Sen bu makamından kalkmadan onu sana getireceğim. Benim onu korumaya gücüm yeter. Ve ben güvenilirim.” bir ifrit, “Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz” bir dev, dedi ki ona Sen yerinden kalkmadan, ben onu sana getiririm, buna gücüm yetişir, ben bu işte emniyetli, kuvvetli kişiyim»Cinlerin elebaşlarından bir ifrit kuvvetli bir cin “Sen şu oturduğun yerden kalkmadan önce o tahtı sana getiririm. Hem bu işi başaracak gücüm var ve hem de bu konuda güvenilir bir kişiyim bana inanabilirsin” üzerinde cinlerden ifrît "Sen yerinden kalkmazdan evvel ben ânı sana getüreceğim ben kuvvetli ve eminim" bir ifrit "Sen yerinden kalkmadan önce sana onu getiririm, buna karşı güvenilir bir güce sahibim" bir ifrit[407], ”Sen yerinden kalkmadan ben onu sana getiririm ve şüphesiz ben, buna güç yetirecek güvenilir biriyim” “Şeytanî özelliklerde ileri gitmiş, tuttuğunu devirir, güçlü, becerikli, ele avuca sığmaz” demektir. İfade, hem insanlar hem de cinler için kul... Devamı..Cinlerden bir ifrit Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz, bir ifrit, "Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim. Bunu becerebilecek güce sahibim," bir ifrit, "Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm ve güvenim var." bir ıfrit, ben, dedi onu sana sen makamından kalkmazdan evvel getiririm ve her halde ben buna karşı kuvvetli bir emînimCinlerden bir ifrit¹ “Sen makamından kalkmadan önce onu sana getiririm. Bunu gerçekleştirebileceğimden eminim.” İfrit isim değil, becerikli ve güçlü anlamında niteliktir. Cinden bir ifrit Sen makaamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Ben buna karşı her halde güvenilecek bir kuvvete mâlikim» bir ifrît “Sen, daha makamından kalkmadan önce, ben onu sana getiririm; ve hakikaten ben, buna gerçekten gücü yeten, ve bu hususta güvenilir biriyimdir” danışman olan yabancı milletlerden cinlerden birsi “Sen daha yerinden kalkmadan o tahtı sana getiririm ve benim bu işi yapacak yeterli gücüm var” bir ifrit dedi "Daha sen yerinden kalkmadan onu ben sana getiririm. Çünkü benim gücüm bu işi yapmaya yeter."Perilerden pek kuvvetli biri İfrit dedi ki — Sen yerinden kalkmadan evvel ben onu sana getiririm. Bu işde kuvvetliyim [¹], içindekiler hakkında da emniyetliyim».[1] Taşıması bana ağır bir ifrit “Ben onu sana, sen yerinden kalkmadan önce getiririm ve bu hususta güvenilir bir güce sahibim”¹⁰ “İfrit” özel bir isim olmaktan ziyade bir sıfattır. Güçlü, kuvvetli, gözü pek, yaramaz, ele avuca sığmaz kimse demektir. Cinler ve insanlar için ku... Devamı..Cinlerden bir ifrit, “Sen daha makamından kalkmadan önce, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim” emrindeki cinlerden güçlü ve yetenekli biri olan ifrit, “Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim!” dedi, “Gerçekten bunu yapabilecek güce sahibim ve son derece güvenilir biriyim.”Cinnler’den bir ıfrît -“Sen makamından kalkmadan önce sana onu ben getiririm. Benim, buna karşı elbette güvenilir bir gücüm vardır” kahramanı İfrit " Ben onu sana daha sen yerinden kalkmadan getirebilirim. Hem de bunu teminatlı olarak yapabilirim. "Süleyman’ın toplumundan olmayan, yabancı toplumun askerlerinden İfrit; "Ey Süleyman! Sen ordularını hazırlayıp yola çıkarmadan önce ben onu sana getiririm. Bunu yapmaya gücüm yeter. Ben sözüne güvenilir biriyim!" bir ifrit [*] “Oturduğun yerden kalkmadan önce onu sana getiririm. Ben bu konuda güçlüyüm, güvenilirim!” demişti.[Ifrît] kelimesi, “çok güçlü, kuvvetli, her işinde maharetli, cinlerin reisi” gibi anlamlara bilgiç birisi de¹ “Sen makamından kalkmadan, ben onu sana getiririm ve gerçekten bu konuda ben güvenilir bir güce sahibim.” İfrit Kelime olarak pis, çetin, kuvvetli anlamına gelir. Buradaki anlamı ise; şer ve pislikte son derece güçlü, şeytanlıkta ileri giden, tuttuğunu ... Devamı..[Süleyman’a bağlı] görünmeyen varlıklar içinden gözüpek biri “Daha oturduğun yerden kalkmadan onu sana getirebilirim, çünkü ben bu konuda gerçekten güvenilir bir güce sahibim!” son derece becerikli biri “Ben, onun tahtını, sen yerinden kalkmadan sana getiririm çünkü ben onu getirecek güce sahip, güvenilir biriyim” varlıklara mensup şeytânî maharette biri “Sen daha oturduğun yerden kalkmadan onu sana getiririm; çünkü ben bu konuda güvenilir bir güce sahibim” dedi.[³³¹⁶][3316] Ifrîtin türetildiği el-afer “toprak, yer” mânasına gelir. Âferah, “güreşte sırtını yere getirdi” demektir. Tüm anlamları olumsuzdur. Zımnen... Devamı..Cin tâifesinden bir ifrit dedi ki Ben onu daha sen makamından kâim olmadan sana getiririm ve şüphe yok ki, ben onun üzerine elbette kuvvetliyim, eminim.»Cinlerden mağrur ve iddiacı bir ifrit “Ben, ” dedi, “Sen makamından kalkmadan, onu sana getiririm. Benim onu taşımaya gücüm yeter, hem de zayi etmeden güvenilir tarzda getirecek emin bir kimseyim. ”Cinlerden bir ifrit kötü bir cin "Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm, dedi, bunu yapmağa gücüm yeter ve bana güvenilir."Tâife-i cinden bir 'ifrit "Makâmından kıyâm itmezden evvel buraya getiririm. Buna kuvvetim ve emânetim vardır" bir ifrit[*] dedi ki “Sen makamından kalkana kadar onu sana getiririm. Bu konuda güçlü, güvenilir biriyim.”[*] Dahiliği, dehası olan, yetenekli melek ...Cinlerden biri -Ben, onu sana, sen yerinden kalkmadan önce getiririm. Buna gücümün yeteceğinden eminim, bir ifrit “Daha sen makamından kalkmadan onu sana getiririm,” dedi. “Çünkü ben bu konuda güçlü ve güvenilir bir kimseyim.”Cinlerden bir ifrit şöyle dedi "Sen daha makamından kalkmadan, onu sana getirebilirim. Ben bunu yapacak güçteyim ve gerçekten güvenilir biriyim."eyitti bir ķuvvetlü ulu dįv perrįlerden “ben getürem saña anı andan ilerü kim durasın yirüñden daħı bayıķ ben anuñ üzere ķavıvan inam.”Bir dīv eyitdi perīlerden kim Ben getüreyin anı saña yirüñden durmazdanöñdin. Daḫı ben anuñ üstine ḳatı güçlü‐men ve imin‐men, olan çox qüvvətli və nəhəng bir ifrit dedi “Sən yerindən taxtından qalxmamış mən onu sənə gətirərəm. Mən bu işi görməyə çox qüvvətliyəm, e’tibarlıyam! Mənim Bəlqisin taxtını götürüb gətirməyə gücüm çatar. Mən taxtın üzərində olan qızıl-gümüşə, lə’l-cəvahirata əlimi belə vurmaram, onlardan heç bir şey götürmərəm!”A stalwart of the Jinn said I will bring it thee before thou canst rise from thy place. Lo! I verily am strong and trusty for such an ´Ifrit,3274 of the Jinns "I will bring it to thee before thou rise from thy council indeed I have full strength for the purpose, and may be trusted."3274 'Ifrit a large, powerful jinn, reputed to be crafty hence he is anxious to be recognised as one that "could be trusted". ❬ Önceki Sonraki ❭ Your browser doesn’t support HTML5 audio قَالَ عِفْرِيتٌ مِّنَ ٱلْجِنِّ أَنَا۠ ءَاتِيكَ بِهِۦ قَبْلَ أَن تَقُومَ مِن مَّقَامِكَ ۖ وَإِنِّى عَلَيْهِ لَقَوِىٌّ أَمِينٌ Kâle ıfrîtun minel cinni ene âtîke bihî kable en tekûme min makâmikmakâmike ve innî aleyhi le kaviyyun emînemînun. Cinlerden bir ifrit , ”Sen yerinden kalkmadan ben onu sana getiririm ve şüphesiz ben, buna güç yetirecek güvenilir biriyim” dedi. Türkçesi Kökü Arapçası dedi ki ق و ل قَالَ bir ifrit ع ف ر عِفْرِيتٌ -den مِنَ cinler- ج ن ن الْجِنِّ ben أَنَا sana getiririm ا ت ي اتِيكَ onu بِهِ önce ق ب ل قَبْلَ أَنْ sen kalkmadan ق و م تَقُومَ -dan مِنْ makamın- ق و م مَقَامِكَ gerçekten benim وَإِنِّي buna عَلَيْهِ gücüm yeter ق و ي لَقَوِيٌّ bana güvenilir ا م ن أَمِينٌ Diyanet İşleri Başkanlığı Cinlerden bir ifrit , ”Sen yerinden kalkmadan ben onu sana getiririm ve şüphesiz ben, buna güç yetirecek güvenilir biriyim” dedi. Diyanet Vakfı Cinlerden bir ifrit Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz, dedi. Elmalılı Hamdi Yazır Sadeleştirilmiş Cinlerden bir ifrit Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm. Ve gerçekten bunu yapmaya hem gücüm, hem de güvenim var.» dedi. Elmalılı Hamdi Yazır Cinlerden bir ifrit, Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm ve güvenim var.» dedi. Ali Fikri Yavuz Cinlerden bir ifrît kuvvetli ve becerikli olan biri şöyle dedi “ - Sen yerinden kalkmadan önce, ben o tahtı sana getiririm. Muhakkak onu taşımağa gücü yetib onu zayi etmiyen güvenilir bir kimseyim.” Elmalılı Hamdi Yazır Orijinal Cinden bir ıfrit, ben, dedi onu sana sen makamından kalkmazdan evvel getiririm ve her halde ben buna karşı kuvvetli bir emînim Fizilal-il Kuran Cinlerin ele başlarından biri Sen şu oturduğun yerden kalkmadan önce o tahtı sana getiririm. Hem bu işi başaracak gücüm vardır ve hem de bu konuda güvenilir bir kişiyim» dedi. Hasan Basri Çantay Cinden bir ifrit Sen makaamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Ben buna karşı her halde güvenilecek bir kuvvete mâlikim» dedi. İbni Kesir Cinnlerden bir ifrit dedi ki Sen; yerinden kalkmadan, onu sana getiririm, eminim ki buna gücüm yeter. Ömer Nasuhi Bilmen Cin tâifesinden bir ifrit dedi ki Ben onu daha sen makamından kâim olmadan sana getiririm ve şüphe yok ki, ben onun üzerine elbette kuvvetliyim, eminim.» Tefhim-ul Kuran Cinlerden ifrit Sen daha makamından kalkmadan önce, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim.» dedi.

neml suresi 39 ayet tefsiri